13 Nisan 2013 Cumartesi

Acı

Masumiyetimi kaybedeli yıllar oldu. Artık sadece midem ağrıyor.

Kendi içimdeki pisliği gördüm. En derinini, en koyusunu. Bundan sonra hiçbir şey aynı olmayacaktı. İnsanlara yakın olduğum zamanlarda bile onlardan kaçmaya çalışmam bundandı. İşin aksi tarafı, kovalanmak bile istemiyordum. İlgiye değil, yalnızlığa ihtiyacım vardı. Bazı zamanlar.

Güvenmemeyi öğrendim, güvenmeyi öğrenemedim. Mesela. Sigarayı bıraktım. Alkolü sevdim. Hiç oldum, mutlu oldum, keyiflendim, sıkıldım. Tüm duyguları yaşadım ama kaybolmamayı öğrenemedim. Kayıptım. Elimden bir şey gelmiyordu. Di-li geçmiş zaman.

Güvenmek istiyorum olmuyor. Sevmek istiyorum, olmuyor. Sigarayı bırakıyorum, alkolü bırakıyorum, sebzeler yiyorum, sağlıklı besleniyorum, senin için besleniyorum, senin için çabalıyorum, ben her şeyi yapıyorum da ruhum temizlenmiyor, ben ağlıyorum. Ağlamaktan başka elimden bir şey gelmiyor. Bu arada merhaba, seni seviyorum.

Sen gülmeye devam et. Gülmeye devam et. Sen kazandın. Şimdilik. Gün gelecek, ağladığım günlerde ağzını keyifle ayırdığın her dakikanın acısını çekeceksin, biliyorum. Düştüğün o bok çukurundan kimse çekip çıkarmayacak seni, kimse seni anlamaya bile çalışmayacak. Nefes bile alamayacaksın, bana muhtaç kalacaksın. Ne komik. Aklına düşeceğim, ama beni bulamayacaksın. Çünkü o zaman bir yerlerde ölü bulunacağım.

Beni bırakıp, kendini kurtaracaksın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder